Gercüş (Gercüş İlçesi)
Gercüş (Kürtçe: Kercews veya Kercoz, Kfar Gawze veya ܟܦܪ ܓܘܣܢ Kfar Gawson), Batman ilinin bir ilçesidir.
Gercüş’ün tarihi incelenirken bölgenin tarihi içerisinde ele almak ve değerlendirmek gerekir. Dolayısıyla yörede var olan uygarlıkların tarihsel gelişim süreci içerisine Gercüş ilçesini de koyup değerlendirmek mümkündür. Gercüş ovası, iklim, coğrafi konum, tarım ve su açısından insanlara bahşettiği nimetler sayesinde medeniyetin ilk temellerinin atıldığı yerlerden biridir. Gercüş’ün ne zaman inşa edildiği bilinmiyorsa da çevresindeki yerleşim yerlerinin tarihi MÖ 7000 yıllarına kadar geriye gider. Yakup Manastırı Tarihi’ne göre Kefergevson’ım MS 400 yıllarında Gercüş’e yerleştiği söylense de Gercüş’ün bu tarihten önce yerleşim yeri olarak kullanıldığı çevresindeki mağara ve alt geçitlerle sabittir. Bazı rivayetlere göre Gercüş’ün ilk kurulduğu yer MÖ 3000 yıllarında kurulan Gıre Tılhabste’dir. Gıre Tıhabate’nin yanında Gercüş Ovasında kurulan diğer yerleşim yerlerine bakıldığında Hisar Kasabasının güneyinde yer alan höyük MÖ 7000 yıllarında, Şarişe (Şerşe) MÖ 3000 yıl1arında kurulmuştur. Ayrıca Kantar’daki kaya resimleri Antalya Beldibindeki mağara resimleri benzerlik göstermektedir. Antalya Beldibi’nin Kabataş Devrinden (MÖ 10000-8000) kaldığı göz önünde tutulursa, bu kaya resimlerinin de Kabataş Devrinden kaldığını söylemek mümkündür. Gercüş’ünde içinde bulunduğu bölgeye ilişkin tarih öncesi döneme ait bilinen tek şey Hurriler’in, MÖ 3000 Yıllarından başlayarak yerleşmiş olduğudur. Hurri anayurdu, en geniş sınırlarıyla Fırat’ın kolu olan Habur Çayı ile Asi Irmağı arasıydı. Hurriler’in MÖ 3000 yıllarının sonlarında Subara boylarını da egemenlikleri altına alarak Kuzey Mezopotamya, Halep ve Suriye’ye yayıldıkları ve buralarda üstünlük sağladıkları anlaşılmaktadır. Hurriler’in yaşadıkları bu toprakları MÖ 13. yüzyıla ait Asur kaynaklarında Nairi ülkelerinin batı bölümünde gösterilmiştir. MÖ 7. yüzyıldan kalma Asur kaynaklarından da “Şupriya” adıyla söz edilir. MÖ 1240 Yıllarında itibaren bölgeye egemen olan Asur Devleti, Gercüş’ünde içinde bulunduğu yöreye MÖ 744 yılında üstünlük kurdu. Gercüş Ovasında yer alan “Zoravaya” adlı yörede bulunan Asurlulara ait mühür ve tablet Mardin Müzesinde sergilenmektedir. 19. yüzyılın başlarında Diyarbakır Vilayeti Mardin Sancağına bağlı Midyat kazasının bir nahiyesi olan Gercüş, 30 Mayıs 1926 yılında ilçe statüsünü kazanarak Mardin iline bağlandı. 16 Mayıs 1990 tarihine kadar Mardin iline bağlı bir ilçe olan Gercüş, bu tarihte Bakanlar Kurulunun aldığı kararla yeni bir il statüsü kazanan Batman’a bağlandı. Gercüş, halen Batman iline bağlı bir ilçe olarak teşkilatlanmadaki yerini almaktadır.
Gercüş’ün tarihi incelenirken bölgenin tarihi içerisinde ele almak ve değerlendirmek gerekir. Dolayısıyla yörede var olan uygarlıkların tarihsel gelişim süreci içerisine Gercüş ilçesini de koyup değerlendirmek mümkündür. Gercüş ovası, iklim, coğrafi konum, tarım ve su açısından insanlara bahşettiği nimetler sayesinde medeniyetin ilk temellerinin atıldığı yerlerden biridir. Gercüş’ün ne zaman inşa edildiği bilinmiyorsa da çevresindeki yerleşim yerlerinin tarihi MÖ 7000 yıllarına kadar geriye gider. Yakup Manastırı Tarihi’ne göre Kefergevson’ım MS 400 yıllarında Gercüş’e yerleştiği söylense de Gercüş’ün bu tarihten önce yerleşim yeri olarak kullanıldığı çevresindeki mağara ve alt geçitlerle sabittir. Bazı rivayetlere göre Gercüş’ün ilk kurulduğu yer MÖ 3000 yıllarında kurulan Gıre Tılhabste’dir. Gıre Tıhabate’nin yanında Gercüş Ovasında kurulan diğer yerleşim yerlerine bakıldığında Hisar Kasabasının güneyinde yer alan höyük MÖ 7000 yıllarında, Şarişe (Şerşe) MÖ 3000 yıl1arında kurulmuştur. Ayrıca Kantar’daki kaya resimleri Antalya Beldibindeki mağara resimleri benzerlik göstermektedir. Antalya Beldibi’nin Kabataş Devrinden (MÖ 10000-8000) kaldığı göz önünde tutulursa, bu kaya resimlerinin de Kabataş Devrinden kaldığını söylemek mümkündür. Gercüş’ünde içinde bulunduğu bölgeye ilişkin tarih öncesi döneme ait bilinen tek şey Hurriler’in, MÖ 3000 Yıllarından başlayarak yerleşmiş olduğudur. Hurri anayurdu, en geniş sınırlarıyla Fırat’ın kolu olan Habur Çayı ile Asi Irmağı arasıydı. Hurriler’in MÖ 3000 yıllarının sonlarında Subara boylarını da egemenlikleri altına alarak Kuzey Mezopotamya, Halep ve Suriye’ye yayıldıkları ve buralarda üstünlük sağladıkları anlaşılmaktadır. Hurriler’in yaşadıkları bu toprakları MÖ 13. yüzyıla ait Asur kaynaklarında Nairi ülkelerinin batı bölümünde gösterilmiştir. MÖ 7. yüzyıldan kalma Asur kaynaklarından da “Şupriya” adıyla söz edilir. MÖ 1240 Yıllarında itibaren bölgeye egemen olan Asur Devleti, Gercüş’ünde içinde bulunduğu yöreye MÖ 744 yılında üstünlük kurdu. Gercüş Ovasında yer alan “Zoravaya” adlı yörede bulunan Asurlulara ait mühür ve tablet Mardin Müzesinde sergilenmektedir. 19. yüzyılın başlarında Diyarbakır Vilayeti Mardin Sancağına bağlı Midyat kazasının bir nahiyesi olan Gercüş, 30 Mayıs 1926 yılında ilçe statüsünü kazanarak Mardin iline bağlandı. 16 Mayıs 1990 tarihine kadar Mardin iline bağlı bir ilçe olan Gercüş, bu tarihte Bakanlar Kurulunun aldığı kararla yeni bir il statüsü kazanan Batman’a bağlandı. Gercüş, halen Batman iline bağlı bir ilçe olarak teşkilatlanmadaki yerini almaktadır.
Harita - Gercüş (Gercüş İlçesi)
Harita
Ülke - Türkiye
Döviz / Language
ISO | Döviz | Sembol | Significant Figures |
---|---|---|---|
TRY | Türk lirası (Turkish lira) | ₺ | 2 |
ISO | Language |
---|---|
AV | Avarca (Avar language) |
AZ | Azerice (Azerbaijani language) |
KU | Kürt dilleri (Kurdish language) |
TR | Türkçe (Turkish language) |